ŞEHİT ANASI

BİR KADIN AĞLIYOR ,,, ŞEHİT ANASI!!!
GÖZLERİNDE YAŞ TÜKENMİŞ
KAN DAMLIYOR YÜREĞİNDEN
AL LEKELER BIRAKIYOR SOĞUK MERMERİN ÜZERİNE

BİR KADIN AĞLIYOR!
BAŞI ELLERİNİN ARASINDA ÜŞÜMÜŞ,,, HİSSETMİYOR,
SALLANAN BEDENİ,,, DUDAKLARI KIMILDAMIYOR
SESSİZ ÇIĞLIKLARLA AĞITLAR YAKIYOR .

BİR KADIN AĞLIYOR!
FERYAT FİGAN SESİ ÇIKMIYOR,
DİZLERİNİ DÖVÜYOR BUZ TUTMUŞ ELLERİ
YANAN YÜREĞİ EVLAT ATEŞİ İLE KAVRULUYOR .

NEDEN SES VERMİYOR SESİNE ?
NEDEN SOĞUK BU MERMER ?
TOPRAĞA DÜŞEN YARISI,,, ŞEHADET ŞERBETİ İÇMİŞ
YİNEDE ANA YÜREĞİ TESELLİ OLMUYOR...

ANALAR AĞLIYOR !!
DAĞ TAŞ ERİYOR ,,, ATALAR AĞLIYOR!!
TOPRAĞIN BAĞRINA DÜŞEN
O FİDANLAR YARIM KALANLAR ,,,YÜREĞİMİZ YANIYOR...
*GÜL*

Salıncak..

BAHTI   SAÇINDAN   KARA
SALINCAKTA   SALANAN  KADININ
YORGUN   UMARSIZ   GÖRÜNSEDE, ,,
İÇİNDE   KOPAN  FIRTINALARA   ALDIRMIYOR   GİBİ   DURSADA
BOŞLUĞA   DALMIŞ   GÖZLERİ
YENİK   DÜŞMÜŞ  SAVAŞCI   GİBİ,,,
YARIM  KALMIŞ   YANI, HEPSAP   SORUYOR   BELLİ
CEVAP   VERMELİ...

GÖLGEDE   KALDI   BİR   YANIM
KIYAMADIĞIM   UYANDIRMAYA
UYUTTUĞUM   DUYGULARIM
KALK ARTIK!   GİTMEK   VAKTİ...
İSYAN DA   ASİ   BENLİĞİM , YOK   SAYSAMDA
GÜNEŞ   GÖRMEK  İSTER   YORGUN   GÖZLER
UMUDA  YOLCULUK   İSTER   YÜREK
BİTENLERİN   GİDENLERİN   İNADINA...
KIZILA   ÇALAN  RENKLER   DANS   EDERKEN
MAVİ   IŞIKLARDA   OYNAŞAN
SARI   IŞIK   HUZMELERİNE   ASILIP
GİTMEK   İSTER   GİDEBİLDİĞİNCE...
DERYA   ORTASINDA   YALPALAYAN
BİR   GEMİ   GÜVERTESİN DE   ÖYLESİNE   ISSIZ
KENDİ   GÖLGESİNDEN   BİLE  UZAK
CENNETİ DE   CEHENNEMİ DE   ELİNİN   ALTINDA
FIRTINA   ÇIKSA   NE   YAZAR   ENGİN   DENİZLERDE
NELERİN   BATIŞINI   GÖRDÜ BU   UMUTSUZ   GÖZLER
NE VAZGEÇİLMEZLERDEN   GEÇTİ   BİR   NEFESTE
YANSADA   CANI AKMAZ  ARTIK,,, KURUDU  KANI!!!
BU   YÜZDEN,,,
GİTMEK   LAZIM   KENDİNDEN
YENİLENMEK   LAZIM
UZAKLAŞMAK   GEREK  HER ŞEYDEN
HİÇ   BAKMADAN   GERİYE
ŞEN   KAHKAHALAR   ATARAK
YARALARI   DAĞLAMAK   GEREK
RAĞMEN ,,, YAŞAMAK   YERİNE
SİL BAŞTAN   BAŞLAMLI  HER ŞEYE
VER   ELİNİ   UMUT,, TUT   ELLERİMİ !!!
YELKEN   AÇALIM   BİLİNMEZLERE...

BAHTI   SAÇINDAN   KARA   SALINCAKTA   SALANAN   KADININ
BÜTÜN   REKLERİ   DEĞİŞTİRMEK İÇİN,,,
BİR   GAYRET SALLANDI   MAVİLİKLERE
GÜNEŞE   DÖNDÜ   YÜZÜNÜ
ETEKLERİ   SAVRULDU   GÖK YÜZÜNE
UMUT   KELEBEKLERİNDEN   TAÇLAR   TAKIP   SAÇLARINA
EYLÜL   PIRILTISINA   PIRAKTI   KENDİNİ
GÖZLERİNİ   KAPATIP   KORKUSUZCA   YENİ  UMUTLARA...

****GÜL****   

UYKU/SUZ

Uykusu  kaçtı gecenin dar  vakitler iyice daralttı  yüreği
uykusu   kaçtı  gözlerin
araki  bulasın  karanlığın da  zifirin..
Al ateşler de  yandı ten
damarda  yayılan zehirden de hızlı
alev  alev  yanarken  ,,,
ölüm sancısı çeker gibi
boncuk  boncuk  ecel  teri  dökerken,,, 
damla  damla   sızdı her  zerreden 
kör kütük ayyaş gibi  beden...
Düğümleyip   uyku ile  susuzluğu
köprüler  kurdu  uykusuz  gecelerden  geçen,,,
yangınlarda  yalım,  yalım  yalın ayak...
Ateşi  içti  kana  kana  çaresiz
hiç kimse  görmedi  yandığını
gece  yandı,  yasemin  kokusunda buram  buram
nasılda  ağır  aksak  zaman
uykusu  kaçtı  gözlerin,,,  Âm  gibi
ara ki  bulasın  zifirin de  gecenin...
*GÜL*



 

BABAM

                                      
KÜÇÜCÜK BİR KIZKEN BEN


SEN TUTARDIN ELLLERİMDEN

BİLİRİM Kİ HER ADIM DA HEP SEN VARDIN

KORUDUN  KOLLADIN

KAHRAMANIMDIN...

VARILIĞINDAN  HEP  DESTEK  ALDIM

NE ÇOK FEDAKARLIK YAPTIN

KENDİNİ  HİÇE  SAYDIN

ÇALIŞIP ÇABALADIN ...

NE  ÇABUK  GEÇİYOR  ZAMAN

DÜN  GİBİ  HAYAL  GİBİ

BİR VARMIŞ  BİR  YOKMUŞ  MASAL  MİSALİ

AKTI  GİTTİ  ZAMAN...

DOLU  DOLU  YAŞATTIN  HAYATI

ZANNETTİN  Kİ  HER ŞEY  TAMAM

OYSA ,,,

ÖYLE  DEĞİL,,, YOKLUĞUNA   ALIŞMAK  ZOR

SANA  DOKUNAMAMAK

HASRETİN  CANIMI  YAKIYOR

BOŞLUĞUN  HİÇ  DOLMUYOR...

KAPATINCA  GÖZLERİMİ  YANIMDASIN  HER  AN

OLMASADA  BEDENİN   SARILAMASAM DA   SICACIK

ÖPEMESEM  DE  ELLERİNDEN

BİLİRİM  Kİ   BENDESİN

BİZİMLESİN  HER  ZAMAN

AH! BENİM  BABAM

NE  ÇOK   ÖZLEDİM  BİLEMEZSİN ...



*GÜL*

DİK DUR!

Tarif edemediğim bir hal var üzerimde

yapıştı bedenime

giymek istemediğim elbisemmiş gibi.

Ne tadı var ne tuzu

lezzetsiz yemek gibi.

Öyle bir şey ki,

var ile yok arası

uzanıp tutamadığım bulut gibi

Ne huzursuzluk nede huşu

ne teslimiyet nede bir karşı koyuş.

Tenimmiş gibi benden

uzak diyarlar gibi yad.

Geçmek bilmeyen,

yetişemediğim zaman düşmanım

günleri saymaktan artık usandım.

Dik dur hadi bir gayret!

Bilirim kış nasılsa bitecek

karın göbeğinde açar kardelen

ayaza rağmen

ince narin, başını eğsede mağrur.

Bütün bu gel gitler geçecek elbet

dik dur hadi bir gayret!

*GÜL*

GÜN SOLARKEN

Akşam usul usul indi yere

gün solarken

gölgelerle dans ederek.

Ufuk da kızıl gölgeler griye dnüşürken ,,

hızlı adımlarla bir kadın;

topukları ile bağrını dövüyor kaldırımların

belliki geç kalmış belliki bir bekleyeni var.

yoksa ne bu telaş?

koşarcasına gidermi insan yalnızlığına?

Sokak lambaları yandı tek tek

evlerde, perdeler çekilirken

süzülen ışıklar titrek.

Köpekler suskun

kuytulara çekildi kediler,

kuşlar çoktan tünedi

her ne kadar saçak arası bulamasalarda

devasa binalarda,,

baca gölgelerindeki yuvalarına.

Eklemlerimde ince bir sızı

parçalı bulutlu hava

Ay hareli,,

yağmur yağacak belli ki.

Boş sokaklar karanlık sülietlerle yavaş yavaş

teslim olurken geceye

akşam elini tuttu gecenin

bitmeyen sevda ile.

içinde nice hayatlar uykuya daldılar,

bu yolculuk sabahın seherine.

Yeni gün yeni yeni teleşlar ile

topuklar kaldırımların bağrını dövecek yine.

*GÜL*

ÇAY

Yine aklıma düştün yar

muhabbette güzel çay.

Yalnız içildiğin de ne tadı var

bazan duble ,fincan

çoğu zaman ince bellide içilir demli çay..

Kaptırıpta sohbete soğutsak da bardakta

yada,, dalgınlıkla dilimizi damağımızı haşlarız ya..

Şekerli şekersiz

kimi zaman limonlu kekrek

başlarız güne, gün biteerken yine bizimle..

Bazan mehtaba dalarız

dilimizde ezgiler şarkıların makamında

kimi zaman kumsalda yakomoz dansında

yosun kokusu ile yudumlarken

nefaseti alırya bizi bizden..

İşte tamda şu an yine aklıma düştün yar

anladım ki seninle ,

içmeyi özlemişim, demli ince belli çay..

*GÜL*

ULU ÇINARIM

Ulu çınarım!!!

Gittin ya ansızın

Sensizliğin ortasında kaldım ıssız

Gölgende serinlerken kolların dı sığınağım

Duru sular gibi akıp gittin ya

Heybetin kaldı , hoş sada bu dünya’ya

Ulu çınarım!!

Kara gözlerinde soldu aksim çaresizim

Kİrpiğinin karasına asılı kaldım

Göz yaşımla yıkadım ak saçlarını

Öpüp , öpüp kokladım

Ellerini, kaşının karasını...

Ulu çınarım!!

Bilemedim son günmüş görüp göreceğim

Dualarla uyuttum ki dinlensin bedenin

Bilemedim,,,

Dönülmez bir yolun başıymış yolculuğun

Uğurlar olsun, uğurlar olsun...

Uu çınarım!!!

Babişim dev adamım, yenilmezim

Helal aşım ,azimkarım çilekeşim...

Bakakaldık arkandan gözümüzde yaşlarla

fidanların dizildiler boynu bükük,,,

Aldılar seni bizden koydular musallaya

Helal et hakkını! dediler,

Edilmezmi hiç? helal, helal olsun sana

Rabbim incitmesin seni ,sen hiç incitmedin bizi

Cennet olsun mekanın TOPRAK ÜŞÜTMESİN SENİ...

( 18 ocak 2011 kaybettiğim babam için)

*GÜL*